Besa Blog
E-ticaret firmanızı kullanarak yapacağınız işlerinizi geliştirebilmek ve firmanızı daha iyi konumlara getirebilmek için daha fazla müşteriye sahip olmanız ve kar oranınızı arttırmanız gerekmektedir ki bu bütün firmaların, şirketlerin her ne kadar açıkça söylemeseler de önceliğidir. Bütün bunların yapılabilmesi için birçok farklı strateji, yöntem belirlenebilir ve bu yöntemlerden kendinize en uygun olanı seçebilirsiniz. Fakat bu yöntemler her zaman aklınıza gelmeyebilir. Bu yöntem ne mi? Yöntemimiz rekabetten faydalanabilmektir.
İçinde bulunduğunuz sektörün rekabetini fark edip bunu kullanmak ve bu rekabetten sıyrılarak başarılı olabilmek, işinizi hızla geliştirmenizi sağlayacaktır ve hatta bu rekabet sayesinde yeni yöntemler geliştirebileceksiniz. Sektörde bulunan bütün firmaları gözlemlemek ve bu gözlemlemeyi gerçekten iyi bir şekilde yapabilmek, rekabet durumunun çok iyi analiz edilebilmesi vs. iş alanında kendinizi geliştirmenizi hızlandırabilecektir. Peki ya rekabetten faydalanmak ve iş geliştirmek nasıl olacak, nedir bunlar?
İçinde bulunduğunuz sektördeki rekabet durumunu gözlemlemek ve rekabetin ne yönde ilerlediğini görebilmek, sizin de ne yönlerde adım atmanız gerektiğini size anlatacak olabilir. Sektörde bulunan eski firmaların çalışmalarını inceleyebilir, sektöre yeni girmiş olan firmaların nasıl yollar izlediğiniz inceleyebilir ve her ikisinin çalışmaları arasındaki farkı açıkça fark edebilirsiniz. Eski olan firmalar zaten belirli müşterilere sahiptir ve bu nedenle yeniliklere çok fazla takılmıyor olabilirler. Ancak, sektöre yeni girmiş olan firmalara bakıldığında rekabet durumunu aşabilmek için birçok farklı yola başvuracaklarını görebilirsiniz.
Bu gruplar arasında farka bakıldığında gözlemlenecek olan şeyin sadece sektöre yeni girmiş olanların çalışmaları olacağını söyleyebilirim. Bu müşteriler yoğun bir sektöre giriş yapıp adım atmaya cesaret ediyorsa eğer, sektörde bulunan bir açığı bulmuş olabilirler. Bu değişimlerin ve farklılaşmaların gözlemlenmesi ile sektörün ilerleyişini inceleyebilir ve bu konuda da gözlemleri ile fikirlere sahip olabilirler. Eğer siz de onları özenle gözlemlerseniz, siz de sektörde nasıl ilerleyeceğinize dair fikirlere sahip olabilirsiniz.
E-ticaret sitelerinde rekabet, satış ve pazarlama alanı dışında dijital kanallarda da geçerlidir. Tüketicilerde algı oluşumuna neden olur ve algı yönetimi sayesinde kendi firmalarına müşteri çekmeyi başarabilirler. Bu algının kontrol ve yönetimi için en önemli olan iki platform Google ve sosyal medya platformlarıdır. Dijital alanda yapılan farklı çalışmalar rekabetçi tutumun kontrolünü kolaylıkla sağladığından önemsenecek derecede etki yaratmaktadır.
Sektörel alanda rekabet ile öne çıkabilmek için herkesten daha farklı bir şey yapmak gereklidir. Yenilikler yapmayan ve sürekli olarak aynı çizgiden ilerleyen kişiler, sektöre yeni girenler tarafından zorlanmaya başlar. Bunun en açık sebebi de tüketicilerin şirketlerden sürekli olarak aynı şeyleri değil farklı şeyleri bekliyor olmasıdır. Ürün, hizmet, müşteri destekleri, internet sitesi içeriği, ödemeler ve kargo seçenekleri gibi birçok farklı alanda değişiklikler yapılabilir ve müşteriler bunu gerçekten bekliyor olabilir. Müşterilerine hep yeniliklerle gelen firmalar bu yarıştan hep galip ayrılıyorlar.
Rekabetten sıyrılabilmek ve diğer rakip firmalardan daha öne geçebilmek için akıllı ve planlı çalışmak gereklidir. Ayrıca zaman kavramı çok önemli oluğundan alınacak olan kararların hızlı bir şekilde alınması gereklidir. Eski olan firmalara bakıldığında kararların geç alındığını, yeniliklerin takip edilmediğini ve genel olarak olunan yerde sayıldığını görebilmeniz çok mümkündür. Çünkü belirli bir büyüklüğe erişilmiş olur ve şirket kültürünü kolaylıkla değiştiremezler. Bu sebeple de küçük olan firmaların değişimleri ve yeniliklere hep ayak uydurabilmeleri gayet mümkündür. Rakip firmaların da önüne geçebilmek adına hızlı kararlar verilerek, akıllı çalışmalar yürütülebilir. Sektördeki yeniliklerin takip edilmesi, reklam çalışmaları yapılırken farklı yaklaşımlar izlenmesini sağlayacaktır ve bu önemlidir.
Rakip analizi yapmanın en önemli detayı, bu analizlerden ders çıkarabiliyor olmamızdır. Kendi stratejilerimizi geliştirebilir ve böylece de hem paradan hem de zamandan kayıpların önüne geçebilmiş oluruz. Bu hatalara bakıldığında genellikle markaya zarar verecektir; yanlışların önceden görülmesi ve fark edilmesi de marka güvenirliğinin sarsılmasını önleyecektir.